TÜRK İSLAM ÜLKÜCÜLERİ- ÜLKÜCÜ KİMDİR


HTML Türk Bayrağı KodlarıHTML Türk Bayrağı Kodları

TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ, KAHRAMAN ŞEHİT VE GAZİLERİMİZİN OMUZLARI ÜZERİNDE YÜKSELMİŞTİR. BU MİLLET, ŞEHİT VE GAZİLERİMİZİN KAHRAMANLIKLARI VE FEDAKÂRLIKLARI İLE HUZUR VE BARIŞ İÇİNDE YAŞAMAKTADIR. HER KARIŞ TOPRAĞI ŞEHİT KANIYLA SULANMIŞ MUKADDES VATAN TOPRAKLARININ SAVUNULMASINDA VERİLEN EMSALSİZ MÜCADELEYİ BÜYÜK TÜRK MİLLETİ, MİNNETLE ANACAK VE BİZLERE BIRAKILAN MİRASA SONSUZA KADAR SAHİP ÇIKACAKTIR. BAŞTA ATATÜRK VE SİLAH ARKADAŞLARI OLMAK ÜZERE, AZİZ ŞEHİTLERİMİZİ VE EBEDİYETE İNTİKAL EDEN GAZİLERİMİZİ RAHMETLE, ANIYORUZ. BİZ ATATÜRKCÜ TÜRK GENÇLERİ OLARAK DİYORUZKİ.ALLAH'A , KUR-AN'A , VATANA VE BAYRAĞA YEMİN OLSUN. ŞEHİTLERİM,GAZİLERİM EMİN OLSUN, ATATÜRKCÜ TÜRK GENÇLİĞİ OLARAK , İÇ VE DIŞ DÜŞMANLARA KARŞI MÜCADELEMİZ SÜRECEKTİR. MÜCADELEMİZ SON NEFER,SON NEFES VE SON DAMLA KANA KADARDIR. MUHTAÇ OLDUĞUMUZ KUDRET DAMARLARIMIZDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR. NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE" . YAKUP KAVAKCI

HTML Türk Bayrağı Kodları ELİNE ,DİLİNE VE BELİNE SAHİP OL.. HTML Türk Bayrağı Kodları
   
  YAKUP KAVAKCI
  ÜLKÜCÜLÜK NEDİR
 
ÜLKÜCÜLÜK

ALPASLAN TÜRKEŞ

Ülkücülük batı dillerinden dilimize giren idealistik kelimesiyle aynı olan bir anlam belirtmektedir. Ülkücülük veya idealizm insan kafasının içinde elde edilmesi, varılması en mükemmel, en güzel, kendisini mutlu edecek hedeflerin tasarlanması ve bu hedeflerin gerçekleştirilmesi için arzu gösterilmesi ve çalışılması anlamını taşır. İnsanlar arasında idealistler yetişmeseydi insanlık bugün dünyayı aydınlatan birçok gelişmelerini, birçok alanlardaki yükselişlerini sağlayamazdı. Her gerçek, her fikir önce insanların kafasında bir hayâl olarak doğar. İnsanlar hayal ederler. Hayâl kurarlar. Bu hayalleri kendileri için iyi olan, kendilerinin özledikleri, elde etmekle mutluluk duyacakları bir takım istekleri, birtakım özleyişleri belirtir. İnsanlar hayâlleriyle diğer canlılardan bir ayrıcalık gösterirler ve gerçekten insanlık vasfını kazanmış olurlar. İşte ülkücülük de yani idealizm de insanların ve insan topluluklarının kendileri için varılması mutluluk sağlayacak, varılmasıyla en gelişmiş, en yükselmiş bir durum sağlayacak, bir hayâlin düşünülmesi ve insan beyninde tasarlanarak şekillendirilmesidir.

Her toplumda idealistler vardır, ülkücüler vardır ve ülkücülerin, idealistlerin bulunuşu toplumlar için bir saadettir; büyük bir talihtir! Türk milleti için bizim düşündüğümüz ülkü nedir? Türk milleti için tasarladığımız ideal nedir ? Herşeyden önce Türk milletinin ahlâkta, maneviyatta, insanlık duygularında en yüksek seviyede bulunması, yaşaması ve ilimde, teknikte dünyanın en ileri girmiş varlığı haline gelmesi ve ekonomik açıdan kalkınmış, tarımını modern tekniğe göre geliştirmiş ve modern sanayii kurmuş, refahlı bir toplum haline geimesi, Türk toplumu için bir Türk milliyetçisinin düşüneceği ülkünün esaslarından mühim bir kısmını teşkil etmektedir. Türk milliyetçiliğinin, ülkücülüğünün sınırları içinde sade bunlar mı vardır? Sade bunlar değil başka düşünceler, başka hedefler de vardır. Bu hedefler Türk milletinin hiç kimseden merhamet dilenmiyecek, lütûf, dilenmiyecek bir duruma gelmesi, kendi gücüyle ayakta duran, kendi, gücüyle varlığını koruyabilen ve sözünü dünyanın her yerinde saydırabilen bir varlık haline gelmesi düşüncesidir.

Bunun yanı sıra Türk milletinin haklarını her zaman dünyaya tanıtabilmesi, dünyaya duyurabilmesi düşüncesidir ve yine bunun yanı sıra bütün Türklerin kölelikten, yabancıların buyurduğu altında yaşamaktan kurtulmaları ve Self Determinasyon, yani kendi mukadderatlarına kendilerinin hakim olması kutsal prensibine gö­re, hepsinin bağımsız hale gelmeleri, bağımsız olmaları Türk ülkücülüğünün bir diğer görüşü, düşüncesidir. Bunun için milli doktrinin önemli bir ilkesi olarak ülkücülüğü almış bulunmaktayız.

Türk milliyetçilerinin ülkücülük tarifinin sınırları içinde bulunacak görüşleri, fikirleri ancak genel olarak işaret etmiş bulunmaktayız. Türk ülkücülüğünün hedef aldığı düşünceler genel olarak belirtilmiş olan bu fikirlerden ibaret değildir. Ülkücülüğümüzün içerisinde her mesleğe mensup Türk milliyetçilerinin kendi mesleklerinde en ileri, en yüksek ve gerek kendi milletimiz için, gerek insanlık için en çok yararlı neticeleri elde etmek görüşü de yer alacaktır. Bir Türk Milliyetçisi kendi toplumu için, kendi milleti için idealizmi daima göz önünde bulunduracak, bu genel idealizm prensipleri ile birlikte kendi sahası, kendi branşı ile ilgili çalışmalarında da bu temel ve genel mahiyetteki esaslarına uygun, onunla bütünleşmiş bir halde kendi branşı ile ilgili ülkücülüğünü de tespit edip güdecektir. Ülkücüler uzak hedeflidir, uzun vadelidir. Bir ülkünün hemen yarın gerçekleşmesi mümkün olmayabilir. Ülküler önümüzdeki yüzyılları kapsayabilir. Ama ülkü insanın kalbini aydınlatan bir ışıktır. Ülkü insanlara yönünü tayin etmesini sağlayan bir kılavuzdur. Milletler için de milli ülkü, milletin kılavuzu, milletin yolunu aydınlatan güneşidir. Ülküsüz insan çamurdan bir varlık gibidir. Ülküsüz insan dümensiz, pusulasız bir gemi gibidir. Bunun için her Türk Milliyetçisi, her Dokuz Işık'çı mutlaka ülkücü olacaktır, mutlaka ülkü sahibi bulunacaktır. Hem millî ülkü sahibi olacaktır, hem insani ülkü sahibi olacaktır, hem de kendi mesleğiyle ilgili ülkücü bir kişiliğe sahip olacaktır ki, hem de kendi mesleğinde başarılı, yararlı bir kişi olarak gelişsin hem de mensup olduğu topluma, milletine yararlı hizmetler yapsın, insanlığa yararlı faaliyetler gösterebilsin. Bunu için Dokuz Işık doktrininin çok önemli ilkelerinden olan ülkücülüğe büyük değer vermekteyiz.

Ülkücüyüz! İnsanlık ailesi, yeryüzünde yaşayan bütün insanlar, milletler denen ayrı ayrı üyelerin bir araya gelmesinden meydana gelir. Bir insan, insan olmak isterse, insanlığa hizmet etmek isterse, evvelâ kendi milletine hizmet etmeli, kendi milletini yükseltmeye, kendi milletini mutlu kılmağa çalışmalıdır. Bunu yaptığı takdirde aynı zamanda insanlığa da hizmet etmiş olur. Çünkü bir insan kendi ailesini düşünür ve ona karşı vefalı kalırsa, insanlık duyguları en olgun seviyeye erişeceği için, kendi ailesi dışındaki insanlara karşı da yararlı ve vefalı olur. Bir insan kendi milletine faydalı olamaz, kendi milletine karşı bağlılık duymazsa, onun insanlığı düşünmekten bahsetmesi nihayet bir fantazi olur. İnsan, yetiştiği toprağın, yetiştiği milletin refâhını; iyiliğini, saadetini ve şerefini temin etmelidir. Bunu yaptığı takdirde, o milletin insanlığın bir parçası olduğu için, dolayısıyla insanlığa da hizmet etmiş olur.

Ülkücülüğümüz nedir? Ülkücülüğümüz; Türk milletini en kısa yoldan en kısa zamanda modern uygarlığın en üst seviyesine çıkarmak; mutlu, müreffeh hale getirmek; bağımsız, özgür, kendi haklarına sahip bir hayata kavuşturmaktır.

Kişilere hürriyet, milletlere istiklal başta gelen prensiplerimizdendir. İnsanlar hür ve eşit haklara sahip olarak doğarlar. Kabiliyet ve görevlerinin dışında insanlar haklarına tam olarak sahip kılınmalıdırlar.

Toplum içerisinde insanlar kişisel liyakat ve kabiliyetlerine göre görevlendirilmeli ve bir sıraya konulmalıdır. Bütün bunlarla beraber ayrımsız olarak herkese bir imkân eşitliği sağlanmalıdır. İmkân eşitliği derken mücerret anlamda bir eşitlik anlaşılmamalıdır.

Bu ülkücülüğümüzün içine bu günkü sınırlarımızın dışında bulunan Türklere ait herhangi bir şey girer mi?

Türk adı taşıyan herkes bizim sevgi ve ilgimizin çevresi içindedir. Bundan vazgeçemeyiz. Bu her milletin tabiî hakkı olduğu gibi Türk milletinin de tabiî hakkıdır. Bugünün Birleşmiş Milletler Anayasası, yeryüzünde yaşayan her millete "kendi mukadderatına hakim olma" (self determinasyon) dedikleri prensibi kutsal bir prensip olarak ilân etmiştir. Bugün Afrika'da yaşayan ve bu güne kadar hiçbir bağımsız devlet kuramamış olan zencilere dahi, kendi mukaddera­tına hakim olma (self determinasyon) hakkı kutsal bir hak olarak tanınır ve bunların her biri yabancı boyunduruğundan, sömürgecilerin elinden kurtulup bağımsızlığını alırken, başkalarının boyunduruğu altında tutsak bulunan Türklerin tutsaklıktan kurtulmasını istemek, dilemek, bunun için iyi niyetler taşımak, Türk olan herkes için en tabiî ve kutsal bir haktır.

Fakat biz ülkücülüğümüzde dâima gerçekçi olmayı ve girişilecek faaliyetlerde Türkiye'yi hiçbir zaman tehlikelere, risklere, maceralara sürüklemeyecek bir yol üzerinde bulunmayı esas kabul ederiz. Ülkücülüğümüz bir macera fikri değildir. Ülkücülüğümüz, Türk milletinin en kısa yoldan, en kısa zamanda modern uygarlığın en üst kamedesine yükseltilmesi, müreffeh, mutlu bir hayata erdirilmesi, kendi gücüyle ayakta durabilecek bir hale getirilmesi ve her çeşit korkudan, baskıdan uzak olarak, hür, müstakil yaşaması ülküsüdür. Bu ülkü aynı zamanda Türk olan herkese karşı ilgi ve sevgi göstermeyi, onların mutluluğunu dilemeyi ve onların mutluluğunu, Türkiye'yi risklere, tehlikelere maruz bırakmadan, bırakmaksızın, bırakmamak şartıyla sağlamaya çalışmayı içine alan bir ülkücülüktür.

Dokuz Işık ve Türkiye, s.70-75

ÜLKÜCÜLÜK NEDİR?
ORTADOĞU /ZEKİ SARAÇOĞLU
ÜLKÜCÜLÜK, TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNİN ÖZEL ADIDIR. TÜRK MİLLETİ VAROLDUKÇA ÜLKÜCÜLÜK DE OLACAKTIR. HERKESİN ÜLKÜCÜ OLMASI BEKLENEMEZ. AMA TÜRK MİLLETİNİ MİLLETLER MÜCADELESİNDE BİRİNCİ SIRAYA YÜKSELTME HEDEFİNE ULAŞMAK İSTEYENLER, KESİNLİKLE TÜRK MİLLİYETÇİSİ OLMAK ZORUNDADIR. TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNİN SİYASİ, KÜLTÜREL VE SOSYOLOJİK OLARAK KURUMLAŞMIŞ HALİNE ÜLKÜCÜLÜK ADI VERİLİR.O HALDE, HER ÜLKÜCÜ ÖNCE TÜRK MİLLİYETÇİSİDİR. TÜRK MİLLETİNİNHİZMETİNDEDİR. TÜRK MİLLETİNİN MİLLİ VE MANEVİ DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKARAK, BUDEĞERLERİ LAYIK OLDUKLARI EN YÜKSEK DORUKLARA YÜKSELTMEK, HER ÜLKÜCÜNÜNBİRİNCİ ÖNCELİKLİ GÖREVİDİR. OĞUZ HAN’DAN GÜNÜMÜZE KADAR PARLAK YILDIZLAR MİSALİ TÜRK MİLLETİNİN ÖNÜNDE IŞIK OLAN BÜTÜN LİDERLER, TÜRK MİLLETİNE HİZMET ETMİŞLERDİR. TÜRK MİLLETİNE HİZMET EDENLER, AYNI ZAMANDA TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNE VE ÜLKÜCÜ HAREKET’E DE HİZMET ETMİŞ OLMAKTADIRLAR.1789 FRANSIZ İHTİLALİNDEN SONRA DÜNYA, MİLLETLEŞME ÇAĞINA GİRMİŞTİR. TÜRK MİLLETİ O DÖNEMDE BÜYÜK BİR İMPARATORLUK OLAN OSMANLI İLE ÖNASYA, AFRİKA VE AVRUPA ORTALARININ NİZAMINI SAĞLAMAKLA YÜKÜMLÜYDÜ. OSMANLI, KURULUŞ OLARAK TÜRK MİLLETİNE DAYANMAKLA BİRLİKTE YÜKSELME DÖNEMİNDEN İTİBAREN YÖNETİMDE TÜRK OLMAYAN UNSURLAR YER ALMIŞTIR. FRANSIZ İHTİLALİ VE AVRUPA DEVLETLERİNİN HIRİSTİYANLIĞI ÖNE ÇIKARARAK, OSMANLI TEBASI DURUMUNDAKİ HIRİSTİYAN TOPLUMLARI KIŞKIRTMALARI SONUNDA, OSMANLI AVRUPA’DAKİ TOPRAKLARININ BÜYÜK BİR KISMINI KAYBETMİŞTİR.BALKAN HARBİ, BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI VE EN SON KURTULUŞ SAVAŞI İLE BİRLİKTE OSMANLI’NIN KALINTILARI ÜZERİNDEN, GÖKTÜRKLER’DEN SONRA, TARİHTE İKİNCİ KEZ, TÜRK ADINI TAŞIYAN BİR DEVLET DOĞMUŞTUR. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN ÖNDERLİĞİNDEKİ BU YENİ DEVLETİ KURAN İRADENİN TEMELİNDE DE TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ ÜLKÜSÜ YATMAKTADIR. İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI SIRASINDA TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ ÜLKÜSÜNÜ SAVUNAN MİLLİYETÇİLER, DÖNEMİN MİLLİ ŞEFİ TARAFINDAN TURANCILIK YAFTASIYLA SUÇLANMIŞLAR, DAHA SONRA BU ÜLKÜCÜ KADRO TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ UĞRUNDA TABUTLUKLARDA İŞKENCE GÖRMÜŞTÜR. ALPARSLAN TÜRKEŞ’İN DE ARALARINDA YER ALDIĞI, 1944 MİLLİYETÇİLİK OLAYI MAĞDURLARI DAHA SONRA BU SUÇLAMADAN BERAAT EDEREK YÜZLERİNİN AKIYLA GÖREVLERİNE DÖNMÜŞLERDİR BUGÜNKÜ ÜLKÜCÜ HAREKET’İN SİYASİ ŞEKİLLENDİRMESİNİN ÖNCÜSÜ, BAŞBUĞ ALPARSLAN TÜRKEŞ’TİR. BAŞBUĞ’UN TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ ÜLKÜSÜNÜ SİYASİ YARIŞTA MHP, KÜLTÜR ALANINDA ÜLKÜCÜ SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI VASITASIYLA TEMSİL ETTİRDİĞİNİ BELİRTMELİYİZ. TÜRKEŞ’İN HAZIRLADIĞI DOKUZ IŞIK İLKELERİNİN İLK ÜÇ MADDESİ; MİLLİYETÇİLİK, ÜLKÜCÜLÜK, AHLAKÇILIK ADINI TAŞIMAKTADIR. BURADAN ANLIYORUZ Kİ, ÜLKÜCÜLÜĞÜN TEMELİ, İSLAM İNANCI İLE TÜRK MİLLETİNİN SAHİP OLDUĞU MİLLİ, MANEVİ, KÜLTÜREL VE TARİHİ DEĞERLER MANZUMESİNDEN OLUŞMAKTADIR.
O HALDE, ÜLKÜCÜLÜK KURU BİR IRKÇILIK DAVASI DEĞİLDİR. ÜLKÜCÜLÜK, MİLLİYET OLGUSUNU REDDEDEN BİR ÜMMETÇİLİK DE DEĞİLDİR. ÜLKÜCÜLÜK, HER MİLLETİN KENDİ ÖZDEĞERLERİNE SAHİP ÇIKMASINI TABİİ GÖREN, TÜRKLÜĞÜN MİLLİ VE MANEVİ DEĞERLERİNİN KAYNAŞMASINDAN MEYDANA GELEN MÜSLÜMAN TÜRK MİLLETİNİN MİLLETLER YARIŞINDA EN ÖNE GEÇMESİNİ İSTEMEK, ÇALIŞMAK VE BU ÜLKÜYÜ HAYAT TARZI HALİNE GETİRMEKTİR.
ÜLKÜCÜLÜK, HER İNSANI YÜCE ALLAH’IN BİR EMANETİ OLARAK GÖRMEYİ EMREDER. ÜLKÜCÜLER, MENSUBU BULUNDUKLARI TÜRK MİLLETİNİ LAYIK OLDUĞU MADDİ VE MANEVİ ZENGİNLİKLERE KAVUŞTURURKEN, BİRLİKTE YAŞADIKLARI HER İNSANI KUTSAL BİR EMANET OLARAK KORUR, GELİŞTİRİR VE MUTLULUĞUNA KATKI SAĞLAR. ÜLKÜCÜLÜK, KESİNLİKLE AYRIŞTIRICI DEĞİL, BİRLEŞTİRİCİDİR. ÜLKÜCÜLÜK SONU İZM’LE BİTEN HER TÜRLÜ YABANCI İDEOLOJİ VE SİSTEMLERE KARŞIDIR. TÜRK MİLLETİNE UYGUN OLAN EN DOĞRU YÖNETİM SİSTEMİNİN ŞAHSİYETÇİLİĞİ DESTEKLEYEN DEMOKRASİ OLDUĞUNU KABUL EDER.ÜLKÜCÜ, TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNİ KÜLTÜR MİLLİYETÇİLİĞİ TEMELİNDE ALGILAR.KENDİNİ TÜRK HİSSEDEN VE TÜRK MİLLETİNİN GELİŞMESİNE HİZMET ETMEYİ ŞEREFLİ BİR GÖREV SAYAN HERKESİ ŞEFKATLE KUCAKLAR. ETNİK IRKÇILIK VE AYRIŞTIRICI TUZAKLARA KARŞI, TÜRK MİLLETİNİN MİLLİ VE MANEVİ DEĞERLERİNE SARILARAK KENETLENEBİLECEĞİNE İNANIR.
KISACA ÜLKÜCÜ, KENDİNİ ALLAH RIZASI İÇİN TÜRK MİLLETİNE HİZMETE ADAYAN ADAMDIR.
 


 
  Bugün 6 ziyaretçi (7 klik) kişi burdaydı! Secure webcounter
Malatya Hava durumu
Malatya Hava durumu

YAKUP KAVAKCI

İSTİKLAL MARŞI

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman Irkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarmız sonra helal...
Hakkdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım?.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları enginlere sığmam, taşarım.

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş Yurduma alçaklara uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiğin günler hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda
şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
Canı cananı bütün varmı alsa da hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, ilahi, boşanır kanlı yaşım,
Fışkırır Ruh-i mücerred gibi yerden naş'ım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı?Hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Mehmet Akif Ersoy





BU TASARIM YAKUP KAVAKCI TARAFINDAN YAPILMIŞTIR